İsrail saldırılarını "Tarihte eşi benzeri görülmemiş bir barbarlık." olarak nitelendiren Erdoğan, kalıcı ateşkesin sağlanması gerektiğini söyledi.
İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenleniyor. Zirveye katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, burada bir konuşma yaptı.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Zirveye teşrif eden kardeşlerime teşekkür ediyorum. Toplantımızın Filistinli kardeşlerimizle birlikte tüm İslam dünyası için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Filistin ile dayanışmamızı gösteriyoruz. Hastanelerin, okulların, mülteci kamplarının bombalandığı, sivillerin katledildiği, tarihte eşi benzeri görülmemiş barbarlıkla karşı karşıyayız.
"İNTİKAMI KADIN VE ÇOCUKLARDAN ALIYORLAR"
Hastanelerde cenazeleri sıra sıra dizilmiş çocuklar, evlatlarını arayan anneler babalar 36 gündür süregiden vahşedin şahididir. İsrail intikamını kadınlardan ve masum çocuklardan çıkarmaktadır. Vatanını savunan Filistinliler ile İsrail'i aynı kefeye koymamız mümkün değildir.
"BATI'NIN SESSİZLİĞİ UTANÇ VERİCİ"
BM'ye göre katledilen 12 bine yakın Filistinlinin yüzde 70'i kadın ve çocuklar. Batılı ülkelerin Filistindeki katliamlar karşısında sessizliğe bürünmeleri utanç vericidir. Gazze'de 12 bin insan ölmüş, tamamı yıkılmış ama Batılı ülkeler ateşkes çağrısı bile yapmıyor. ABD ve Batılı ülkeler savunuculuğunu yaptığı değerleri İsrail'in ihtiraslarına kurban ettiler. Dünyanın dört bir köşesinde katliama karşı yükselen sesleri ümitvar buluyoruz. İsrail destekçilerinin bu sese kulak vermesini bekliyoruz.
"ACİL OLAN ARA DEĞİL KALICI ATEŞKES"
Çatışmaların durması ve insani yardım için gayret gösteren diğer ülkeleri de tebrik ediyorum. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere yaralı tedavisi ile ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Gelinen aşamada birinci öncelik ateşkesin sağlanması ve insani yardımların kesintisiz ulaştırılmasıdır. Acil olan birkaç saatlik ara değil kalıcı ateşkestir.
"NÜKLEER BOMBALAR ARAŞTIRILMALI"
İsrail'in işlediği insanlık ve savaş suçlarının hukuk önünde sorulması için gayret göstermeliyiz. Sorumlular hakkında gerekli işlemler başlatılmalıdır. İsrail makamları tarafından varlığı ikrar edilen nükleer silahlar meselesi araştırılmalı. Atom Enerjisi Ajansı'nın denetiminden kaçırılan nükleer bombalar varsa bunlar açığa çıkarılmalıdır. Bir diğer mesele tazminat konusudur. İsrail'i pervasızlaştıran faktör katlettiği, zulmettiği, toprakları işgal ettiği insanlara verdiği zararı tazmin etmemesidir.
Bunlar gerçekleşene kadar Filistinli kardeşlerimizi sahipsiz bırakmayacağız. Her desteği vermekten imtina etmeyeceğimizin bilinmesini isterim. Filistin meselesi görmezden gelindikçe normalleşme çabaları akim kalmaya mahkumdur.Soruna kalıcı çözümün yolu ise temel sebepleri ortadan kaldırmaktan geçiyor. Bu da ancak 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan, egemen Filistin devletinin kurulması ile mümkündür. Gündeme getirdiğimiz uluslararası barış konferansının bunun için en uygun zemini sağlayacağına inanıyoruz. Garantörlük dahil gerekli gayreti göstermeye hazırız. "