Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Karşıyaka Spor Salonu'nda düzenlenen törende konuşan Yılmaz, üniversitelerin ekonomik ve sosyal kalkınmanın itici gücü olarak toplumun ve hayatın tam merkezinde yer aldığını söyledi.
Bir ülkenin en büyük serveti ve varlığının yetişmiş, nitelikli girişimci, yenilikçi insan gücü, genç ve dinamik nüfus olduğunu ifade eden Yılmaz, üniversiteleri kaliteli beşeri sermayenin ve toplumsal refahın kaynağı gördüklerini belirtti.
Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Değerlerden bağımsız bir bilginin insanlığa faydalı olmadığını bugün tüm dünyada yaşananlardan net bir şekilde görüyoruz. Her bir üniversitemiz, aynı zamanda bilimin toplum için faydalı bir ürüne dönüşmesine imkan veren kurumlarımızdır. Yükseköğretim, Cumhurbaşkanı'mızın öncülüğünde üzerinde hassasiyetle durduğumuz ve en çok yatırım yaptığımız alanların başında gelir. Üniversiteleri ülkemizin dört bir yanına yaygınlaştırırken yükseköğrenimde ihtisaslaşma ve güçlü akademik performansı da destekledik. Üniversiteye girişte yaşanan katsayı adaletsizliklerini ortadan kaldırarak her bir öğrencinin yarışa eşit şartlarda başlamasını sağladık. Yükseköğrenim dahil eğitim-öğretim bütçesini 2002 yılındaki 10 milyar lira seviyesinden bugün 1 trilyon 615 milyar liraya taşımış durumdayız. 22 yılda üniversite sayımız 76'dan 208'e, öğretim personeli sayımız 70 binden 185 bine yükselmiştir. Öğrenci sayımız ise 2002 yılında 1,6 milyon iken bugün 8 milyonu aşmış durumda."
"Mesleki ve teknik eğitim mezunlarının istihdam koşullarının iyileştirilmesi gündemimizde"
"Türkiye Yüzyılı"nda kalkınmanın en önemli unsuru eğitimin temel öncelik olmaya devam ettiğine dikkati çeken Yılmaz, üniversiteleri yaygınlaştırırken öğrencilerin barınma ihtiyacını da göz önünde bulundurarak yurtlardaki yatak kapasitesini 1 milyona yaklaştırdıklarını anlattı.
Türkiye'nin bu anlamda dünyadaki en ileri ülkelerden olduğunu dile getiren Yılmaz, burs ve kredi miktarlarını da artırmaya devam ettiklerini vurguladı.
Diğer taraftan bilim insanı desteklerini artırdıklarını, akademisyenlerin özlük haklarında iyileştirmeler yaptıklarını anlatan Yılmaz, savunma sanayisi, siber güvenlik gibi alanlarda artan beşeri sermaye ihtiyacından yola çıkarak özel sektör-üniversite işbirliğini desteklediklerini belirtti.
Yılmaz, şunları söyledi:
"Yükseköğretim programlarını yapay zeka, bulut veri ve makine öğrenimi gibi çığır açan teknolojilere ve geleceğin mesleklerine uyumlu hale getiriyoruz. İstihdam odaklı program seçimi, akademik üretkenlik hedefleri, üniversite-sanayi işbirliğinde yeni modeller, teknoparklar ve dijital imkanlarla yükseköğrenim sistemimizi her açıdan güçlendirmeyi sürdüreceğiz. Önümüzdeki hafta içinde Milli Eğitim Bakanlığımızın 'Mesleki ve Teknik Eğitim Politika Belgesi'ni ve bu kapsamda özellikle istihdam odaklı izleyeceğimiz stratejileri kamuoyuyla paylaşacağız. Mesleki ve teknik eğitim mezunlarının istihdam koşullarının iyileştirilmesi, mezunlar için İŞKUR işbirliği ve gerekli mevzuat değişiklikleri gündemimizde.Özellikle gençlerimizin, insanımızın eğitim aldıkları alanda daha fazla istihdam edilmeleri için çaba sarf etmek, bütün bu planlamalarımızda en önemli unsurlardan biri olacak. Müfredat entegrasyonu, staj ve uygulamaları eğitim programları, AR-GE, kariyer ve danışmanlık hizmetleri gibi alanlarda işbirliği yaparak üniversitelerimizin mesleki eğitim alanına uzmanlık ve deneyim aktarımı yapılacağına inanıyorum."
"'Türkiye Yüzyılı' vizyonu, sizlerin sahiplenmesi ve gayretiyle hayata geçecektir"
Yükseköğrenim kurumlarının bulundukları şehrin ve bölgenin ihtiyacına göre farklı alanlarda bölgesel kalkınmaya katkı sunduğuna dikkati çeken Yılmaz, tek tip üniversite istemediklerini, içinde bulunduğu bölgede şartlara göre farklılaşan, uzmanlaşan üniversiteler istediklerini vurguladı.
Yılmaz, bu kapsamda pilot üniversitelerden birinin de Bingöl Üniversitesi olduğunu ifade ederek, Bingöl Üniversitesinin bölgesinde kısa sürede markalaştığını, Bingöl'e olduğu kadar çevre illere de değer katan seviyeye ulaştığını söyledi.
Bingöl Üniversitesinin 16 yıl gibi kısa sürede 81 ön lisans, 57 lisans, 62 yüksek lisans ve 16 doktora programı olmak üzere toplamda 216 programıyla yeni bir eğitim programı yelpazesine ulaştığını anlatan Yılmaz, 38 ülkeden 91 üniversite ile işbirliği anlaşması yaptığını, 40 ülkeden 1000'den fazla öğrenciyle dünyaya açıldığını belirtti.
Bingöl Üniversitesi Geliştirme Vakfının kurucu heyetinde yer alarak üniversitenin parçası olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yılmaz, Bingöl Üniversitesinin, öğrencilerini araştırmaya, yeniliğe ve girişimciliğe teşvik ettiğini söyledi.
"Tarım ve Havza Bazlı Kalkınma" alanında pilot üniversite seçilen Bingöl Üniversitesinin özellikle Bingöl balı için yürüttüğü faaliyetleri takdirle takip ettiklerini vurgulayan Yılmaz, şöyle dedi:
"Türkiye’de ilk ve tek olan 'arı ve arı ürünleri yüksek lisans ve doktora' programları ile üniversitemiz bünyesinde öğrenciler yetiştiriliyor. Üniversitemizin 4 yıl boyunca yaptığı analizler sonucu Bingöl balı, coğrafi işaret tescil belgesi almıştır. Yakın zamanda Bingöl balının Avrupa Birliği ölçeğinde coğrafi işaret alan ilk bal olmasını hedefliyoruz."
Bingöl Üniversitesi bünyesindeki hayvan hastanesinin önemli bir altyapı oluşturduğuna ve sadece kent için değil bölgeye hizmet etmek için kurulduğuna işaret eden Yılmaz, yeşil alanı en fazla olan Türkiye’deki ilk beş üniversite arasında yer almasıyla da şehrin eşsiz doğasını ve tabiat varlıklarını temsil ettiğini belirtti.
Yılmaz, üniversiteden mezun olan gençlerin öğrencilik günlerini hem akademik hem sosyal hem de kültürel anlamda hayatlarına damga vuran anılarla hatırlayacaklarına inandığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Sizleri bekleyen fırsatları değerlendirmek ve hayallerinizi gerçekleştirmek için cesaretli ve kararlı olacağınıza inanıyorum. Hayat, sıkıntılar ve engellerle dolu. Hiçbir zaman hiç kimsenin hayatında hiçbir şey toz pembe değil ama inanıyorum ki kararlı olanlar her zaman başarırlar. Vazgeçmeyenler, inatla, ısrarla, hedeflerinin peşinde koşanlar her zaman başarıya ulaşırlar. Sizlerin de böyle davranacağına inanıyorum. Ülkemizin elde ettiği büyük başarılar, kararlılıkla çalışan sizler gibi gençlerin omuzlarında yükseldi. 'Türkiye Yüzyılı' vizyonu da sizlerin sahiplenmesi ve gayretiyle hayata geçecektir."
Yılmaz, öğrencilerin sağladığı başarıda ailelerinin büyük payının olduğunu ve onları da tebrik ettiğini belirterek, ailelere, vatana, millete faydalı olsun diye yetiştirdikleri evlatlarının nice mutlu günlerine şahitlik etmeleri temennisinde bulundu.
Eylül ayında Bingöl'de yükseköğrenim hayatına adım atacak yeni öğrencileri karşılayacaklarını ifade eden Yılmaz, şunları söyledi:
"Önümüzdeki akademik yılda hocalarımızın özellikle yapay zeka gibi yeni teknolojilerin geliştirilmesine, AR-GE çalışmalarına, bilişim ve tasarıma odaklanmalarını, yeşil ve dijital dönüşüme önem vermelerini arzu ediyoruz. Çeşitli sosyal ve kültürel faaliyetlerle öğrencilerimizi çok boyutlu bir şekilde geleceğe hazırlamalarını özellikle bekliyoruz."
Yılmaz, mezun olan öğrencilerden Bingöl ve Bingöl Üniversitesi ile bağlarını sürdürmelerini beklediklerini belirtti.
"Filistin'den yana tavır alan üniversite öğrencilerini selamlıyorum"
Filistin'deki çocukların ve gençlerin bugün mezun olan öğrencilerin yaşadığı sevinci ve benzer tabloları yaşayamadığına işaret eden Yılmaz, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Bir katliamla, insanlık suçuyla karşı karşıyalar. Bu çerçevede yönetimleri ne derse desin, nasıl bir politika izlerse izlesin, dünyanın dört bir yanında Filistin'deki zulme karşı çıkan, dinine, ırkına, inancına bakmadan insani ve vicdani olarak bu zulme karşı çıkan herkesi Bingöl Üniversitemizden selamlıyorum. Özellikle dünyanın dört bir yanındaki kampüslerde kendilerine yönelik yasaklara, yaptırımlara rağmen Filistin'den yana tavır alan üniversite öğrencilerini Bingöl Üniversitemizden selamlıyorum. Onlar, gelecek için bize umut veriyorlar.Gazze'deki tablo yüreklerimizi ne kadar yaksa da umutlarımıza ne kadar darbe vursa da dünyanın dört bir yanındaki öğrencilerin kampüslerde ortaya koyduğu tavır, insanlığın, dünyamızın geleceğine dair umutlarımızı diri tutmamıza vesile oluyor. Onlara buradan selam gönderiyoruz. Gazzeli kardeşlerimizin de bir an önce bu zulümden kurtulmalarını ve sizler gibi, dünyanın dört bir yanındaki gençler gibi eğitim fırsatlarından, geleceklerini inşa etme imkanlarından mahrum kalmadıkları günlere bir an önce kavuşmalarını diliyoruz."
Vali Ahmet Hamdi Usta da mezun öğrencilerin işe girişte en büyük referanslarının yine kendileri olduğunu ifade ederek,
"Diploma dışında birtakım meziyetler elde ederseniz başarılı olmamanız için hiçbir gerekçe yok. Cumhurbaşkanı Yardımcımızı Bingöl'de gittiğim okullarda örnek veriyorum. Siz, yeter ki kendinizi donatın, endişe etmenize hiç gerek yok." dedi.
Rektör Prof. Dr. İbrahim Çapak da Gazze'de yaşanan soykırımdan dolayı bu mezuniyet törenini buruk şekilde gerçekleştirdiklerini belirterek, zorlu bir eğitim sürecinden geçerek mezun olan öğrencileri tebrik ettiğini söyledi.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, lisans alanında üniversite birincisi olan İslami İlimler Fakültesinden mezun Mustafa Barman'a belge ve hediye verdi.
Törende bölüm birincisi öğrencilerin kütüğe çivi çakmasının ardından toplu fotoğraf çekildi, öğrenciler keplerini fırlattı.
Törene AK Parti Bingöl milletvekilleri Feyzi Berdibek ve Zeki Korkutata, Belediye Başkanı Erdal Arıkan, AK Parti İl Başkanı Yılmaz Seven, akademisyenler, öğrenciler ve aileleri katıldı.