Türkiye’de hangi büyük kente yüksek bir yerden baksanız aynı tabloyla karşılarsınız.
Büyük yeşil alanlar ya askeri bölgelerdir ya da mezarlık alanlarıdır.
Ne yazık ki bunlar dışındaki yeşil alanları korumak çok zor. Hatta neredeyse imkansız hale geldi.
Büyük kentlerimiz inanılmaz bir rant baskısı altında eziliyor. Bırakın yeşil alanı, artık 100 metrekare boşluk bile görünce seviniyoruz.
Hal böyleyken kamunun elinde kalmış az sayıdaki alana gözümüz gibi bakmak gerekirken tam tersi oluyor.
***
Mimarlar Odası’nın açtığı dava sonucu imar planları iptal edilen Bornova Hacılarkırı’ndaki arazi bunun en iyi örneklerinden biri.
Hacılarkırı’nda 135 bin metrekarelik alan Askeri Bölge’den çıkarılarak Maliye Bakanlığı’na devredildi. Maliye Bakanlığı da bu alanı TOKİ’ye devretti.
TOKİ de yine kendi yetkisini kullanarak bu arazinin imar planını değiştirdi.
Yeni planlarda alan, konut dışı kentsel çalışma alanı olarak ilan edildi. 5 kata kadar imar hakkı verildi.
Ayrıca arazi içindeki yeşil alanları, bisiklet yollarını iptal etti. Onların yerine akaryakıt istasyonu izni verildi.
***
Bornova Hacılarkırı’nda eski askeri alanın, ‘Toplu İşyerleri, Ticaret, Akaryakıt, LPG Servis İstasyonu’ gibi kullanımlarına dönüştürülmesini öngören imar planı değişikliği İzmir 4. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi.
Mahkeme kararında; dava konusu planların şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, imar mevzuatına ve kamu yararına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır” ifadeleri yer aldı.
Kararda yer verilen; “Askeri alandan çıkarılan alanların ancak sosyal donatı alanı olarak değerlendirilebileceği açık biçimde hükme bağlandığı halde” ifadeleri askeri alanlardan çıkarılan alanların ancak sosyal donatı alanı olarak kullanılabileceğini bir kez daha gösterdi.
4 İdare Mahkemesi’nin kararında ayrıca, “‘Askeri Alan’ olarak varlığını sürdürmüş bir alanın Toplu İşyerleri, Ticaret, Akaryakıt +LPG Servis İstasyonu Alan gibi kullanımlarının dönüştürülmesi, dolayısıyla bir kamusal kullanımın ticari amaçlı bir özel kullanıma dönüştürülmesinin kamu yararı ilkesi ile çelişmesi, dava konusu planların üst ölçekli planlara, imar mevzuatı, şehircilik ilkeleri, planlama esasları, kamu yararı, imar planlarının bütünlüğü, genel yapısı kapsadığı alanın niteliklerine uygun olmadığı”yönünde tespit ve değerlendirmelere yer verildi.
***
Ortada askeri alandan koparılan 135 bin metrekarelik bir yeşil alan var. Koparılan alanın neden TOKİ’ye devredildiğini da anlamak mümkün değil.
Görevi dar gelirlilere konut ve sosyal donatı alanı yapmak olan TOKİ’nin kendisine devredilen araziyi bu şekilde değerlendirmek yerine satılığa çıkarması başka bur tuhaf durum.
TOKİ’nin araziyi satılığa çıkarırken imar planını değiştirip dört dörtlük bir rant oluşturması da işin en vahim bölümü.
İmar planı ile oluşturulan bu rant ile arazinin sadece yüzde 20’si yeşil alan olarak kalırken geriye kalan bölümü; ticaret merkezi, AVM, rezidans ve akaryakıt istasyonu olarak belirlendi.
Bütün bunlardan sonra ilk olarak bölgedeki ağaçlar kesilmeye başlandı.
***
TMMOB’a bağlı Mimarlar Odası İzmir Şubesi olmasa kamunun kullanması gereken bu alan için yapılacak bir şey kalmayacaktı.
Bu dört dörtlük rant hikayesi de bir kez daha gösterdi ki, bilimsel meslek odaları olmasa ne yazık ki kamuya ait yeşil alanların ranta karşı hiçbir şansı olmayacak.