Alanya Üniversitesi Şebnem Köseoğlu Konferans Salonu'nda gerçekleşen etkinlikte; İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oya Yazıcı Çakın, temel afet bilinci ve afetlere hazırlık konuları hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Prof. Dr. Oya Çakın, konuşmasına doğal ve insan kaynaklı afetleri anlatarak başladı. Afet bilincinin yüksek tutulmasının önemine vurgu yapan Prof. Dr. Çakın, toplumda afet riskinin azaltılabilmesi için bilincin yaygınlaşması gerektiğini belirtti. Ayrıca, afet sonrası yardımların etkili bir şekilde işleyebilmesi için ciddi bir ön hazırlık yapılması gerektiğini vurguladı.
Doğal afetleri anlattı
Doğal ve teknolojik afetlerin alt sınıfları hakkında konferans katılımcılarını bilgilendiren Prof. Dr. Oya Yazıcı Çakın, “Afetler, doğal ve insan kaynaklı olmak üzere ikiye ayrılır. Afetler, fiziksel ve ekonomik kayıplar oluşturur, normal yaşamı ve insan faaliyetlerini durdurarak veya kesintiye uğratarak toplulukları etkiler. Doğal afetlerde mevcut hizmet sistemleri kilitlenir ve kaynaklar yetersiz kalır. Doğal afetlerin etkileri kısa, orta ve uzun vadede ortaya çıkar. Kısa vadede doğal afetler yaralanma ve can kayıplarına neden olur. Altyapıda bozukluklar meydana gelir, arama kurtarma hizmetleri herkese aynı anda ulaşamaz. Şok etkisi oluşturur, bulaşıcı ve salgın hastalıklar meydana gelir. Eğitim ve öğretimde aksamalar yaşanır, emniyet ve asayiş hizmetlerinde aksamalar yaşanır. İkincil afetlere sebep olabilir. Doğal afetler, orta ve uzun vadede ise barınma, beslenme sorunlarını ortaya çıkarır. İşsizlikte artışlar gözlenir. Psikolojik bozukluklar meydana gelir, ulaşım ve haberleşmede aksaklıklar yaşanır. Ekonomik yapıda bozukluklar oluşur, devletin ve özel kurumların planladığı yatırımlarda ertelemeler olur” diye konuştu.
“Dünyada yılda 3 milyon 165 hafif deprem yaşanıyor”
İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oya Yazıcı Çakın, Alanya Üniversitesi'nde düzenlenen konferansta depremlerle ilgili çarpıcı istatistikleri paylaştı. Çakın'ın verdiği bilgilere göre, dünya genelinde hafif şiddette yılda ortalama 3 milyon 165 deprem meydana geliyor. Prof. Dr. Çakın, konuşmasında şu detaylara değindi:
"Dünya genelinde 0 ila 2,9 şiddetinde yılda ortalama 3 milyon 165 deprem kaydediliyor, ancak genellikle hissedilmiyor. Bu mikro depremler olarak adlandırılır. 3 ila 3,9 şiddetinde yılda ortalama 49 bin deprem meydana geliyor. Bu depremler çok hafif şiddette olup, merkez yakınındaki şiddetini kimileri hisseder. 4 ila 4,9 şiddetinde yılda ortalama 6 bin 200 deprem meydana geliyor. Bu depremler hafif şiddette kaydedilir ve birçok kişi tarafından hissedilir. 5 ila 5,9 şiddetinde dünya genelinde ortalama 800 depremin yaşanıyor. Bu depremler orta şiddette tanımlanır ve az zarar verir. Güçlü depremler olarak tanımlanan 6 ila 6.9 şiddetinde yılda ortalama 120 deprem meydana geliyor ve bu depremler meydana geldikleri bölgelerde ciddi zararlar oluşturabilir. Prof. Dr. Çakın'ın açıklamalarına göre, 7 ila 7.9 şiddetinde dünya genelinde yılda ortalama 18 büyük deprem meydana geliyor ve bu depremler yıkıcı nitelikte. En büyük depremlerden biri olarak tanımlanan 8 ila 8,9 şiddetindeki depremler ise 10 veya 20 yılda bir yaşanıyor ve doğal afetlere neden olabiliyor. Prof. Dr. Oya Yazıcı Çakın'ın verdiği çarpıcı istatistikler, deprem risklerine karşı toplumların bilinçlenmesi ve hazırlıklı olmasının ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu.
Deprem ve sel anında neler yapılmalı
Deprem ve gel gibi doğal afet sırasında neler yapılması gerektiği konferansta dile getirildi. Prof. Dr. Oya Yazıcı Çakın, konuşmasına şöyle devam etti:
“Her büyük depremden sonra mutlaka artçı deprem olur. Artçı depremler zaman içerisinde seyrekleşir ve büyüklükleri azalır. Artçı depremler hasarlı binalarda zarara yol açabilir. Artçı depremler sırasında da ana depremde yapmanız gerekenleri yapmalısınız. Deprem anında merdivenlere ya da çıkışlara doğru koşmayın. Balkona çıkmayın. Balkonlardan ya da pencerelerden atlamayın. Asansör kullanmayın. Sakin olun ve paniğe kapılmayın. Önce kendi emniyetinizden emin olun. Sonra çevrenizde yardım edebileceğiniz kimse olup olmadığını kontrol edin. Eğer gaz kokusu alırsanız, gaz vanasını kapatın. Camları ve kapıları açın. Hemen binayı terk edin. Dökülen tehlikeli maddeleri temizleyin. Yerinden oynayan telefon ahizelerini telefonun üstüne koyun. Acil durum çantanızı yanınıza alın, mahalle buluşma noktanıza doğru harekete geçin. Yolunuzun üzerindeki hasara dikkat ederek bunları not edin. Hasarlı binalardan uzak durun. Önce hemen yakın çevrenizde acil yardıma gerek duyanlara yardım edin, Sonra mahalle toplanma noktanıza gidin. Yardım çalışmalarına katılın. Sel ihtimali yüksek olan bölgelerde ise; bölgenizin topoğrafyasını öğrenin. Bölgenizdeki sel uyarı işaretlerini ve uyarı sistemlerini öğrenin. Evinizi sel baskınına karşı sigortalatın. Önlemleri itfaiye yetkililerinden öğrenin ve ailenizle evde önlem alın. Acil durum numaralarını öğrenin. Ailenizle buluşma yerinizi su basmayacak bölgelerden seçin. Acil durum/tahliye çantanızı sele uygun hazırlayın.”
Konferans sonunda Alanya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Güner, İstinye Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oya Yazıcı Çakın'a teşekkür plaketi sundu.