Rus hal durum öykü yazarı,
Anton Çehov;
“Tiyatronun birinci sahnesinde
duvarda bir silah asılıysa,
O silah, o oyunda mutlaka patlar.”
CHP içerisinde sergilenen liderlik
Oyununda
Herkesin dili kastan bir silah..
İmamoğlu mitralyöz gibi
Seri atımda.
Son kurşuna kadar savacağı ortada…
2. adam olmaktansa…
Lideri yok etmek daha iyi!
Özgür Özel,
Nevi sahsına münhasır özel bir tasarım.
Otomatik, yarı otomatik olarak çalışıyor.
Kurşunlarının hepsini harcamıyor!
Son kurşunu kendine saklıyor!
Güçlü, dilbaz 2 parti içi muhalifine rağmen
Kemal Kılınçdaroğlu
Kurultay delegesinin kurşun geçirmez
Zırhını kuşanmıs durumunda.
Ekim ayında bitecek ilçe ve il
Kongrelerinden sonra
Kurultay kararı alınacak.
İste tam burada tabancalar
PAT, PAT! patlayacak
Kim kala
Kim öle.
Sanki Orhan Veli
Bu günleri görerek kaleme almış şiirini
Biraz değişime uğratarak! Yazıyorum.
Hep onlar değişim isteyecekler değil ya!
“Her 2 muhalif kişilik
Hiçbir şeyden çekmediler.
Genel başkanlarından, çekmedikleri kadar.
Mesele falan değildi öyle,
“To be or not to be” (olmak yada olmamak!)
Kendileri icin;
Bir kurultayda vuruldular, bir daha Uyanmadılar
Aldılar, götürdüler.
Yıkadılar, namazları kılındı, gömüldüler
Duyarlarsa öldüklerini sevenler,
Haklarini helal ederler elbet.
Alacaklarına gelince...
Alacakları yoktu zaten rahmetlilerin.
Tüfeklerini depoya koydular,
Esvaplarını başkalarına verdiler.
Artık
Gurup içerisinde rütbeleri, nede makamları kalmadı!
Öyle bir rüzgar esti ki,
Kendileri gitti,
İsimleri bile kalmayacak yadigar.
Yalniz şu beyit kaldi,
Parti içi kahve ocağında el yazısıyla:
Genel başkanın imzasıyla gelenler
Kurultay kararı ile giderler!”
SİYASETTE;
“Dimyat’a pirinçe giderken
Evdeki bulgurdan da olmak var!”
Ava giderken, av olmakta mümkün!
2 genç genel başkan adayı
Silahlarını erken çektiler
Şarjörleri boşalttılar..
Kemal babanın silahı hala dolu
Aman dilemeyen kurşunu yiyecek!
Bu tiyatro oyunun sonunda
Duvardaki o silah patlayacak!
Arka fonda bir müzik!
“Kurşun yedim sol yanım kanıyor!”
Ve perde kapanır..