2018 yılından bu yana Türkiye'de artarak devam eden ekonomik sorunlar, tarım sektörünü derinden etkiliyor. Tarım ve sanayi şehirlerinden biri olan Manisa, üzüm, pamuk, mısır ve domates gibi önemli tarım ürünlerinin üretimiyle adını duyurmuş bir şehir olarak ön plana çıkıyor. Ancak bu yıl, üreticiler için oldukça zor geçti. Düşen rekolteler ve artan maliyetler, çiftçilerin belini büktü.
Birçok üretici, emek verip yetiştirdiği mahsulü çöpe atmak zorunda kaldı. Manisa’da tarımsal üretim, geçtiğimiz yıllara oranla ciddi bir düşüş gösterdi. Çiftçiler, düşük rekolte nedeniyle mahsullerini maliyetinin bile altında satmak zorunda kaldıklarını, bazı ürünlerin ise alıcı bulamadığını belirtiyorlar. Uzmanlar ise bu duruma çözüm olarak ithalatın değil, yerli üreticinin desteklenmesi gerektiğini savunuyor. Yerli tarımın desteklenmesiyle birlikte üretim artışının sağlanabileceği, bu sayede hem çiftçinin rahatlayacağı hem de enflasyonun önüne geçileceği ifade ediliyor.
Manisa’daki bu durum, sadece yerel ekonomi için değil, ülke genelinde tarıma dayalı birçok sektörü de tehdit ediyor. Çiftçiler ise bir an önce gerekli adımların atılmasını ve tarım politikalarının gözden geçirilmesini talep ediyor. Konu ile ilgili Manisa Meydan Gazetesi’ne özel açıklamalarda bulunan Manisa Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Altındağ, üretiminin bu yıl kötü geçtiğini belirtti.
“Planlı üretim isteniyor”
Manisa Şehzadeler Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Altındağ, çiftçinin bu sezon zarar ettiğini belirterek, önümüzdeki yıl planlı üretime geçilmesi gerektiğini kaydetti. Altındağ, “Ancak bu yıl olduğu gibi bir durum yaşanırsa, mahsul yine para etmez. Örneğin, bu yıl domates çok ekildi, ancak buğday, mısır ve pamukta istenilen verim alınamadı. Salça fabrikaları çalışmadı, çalışsa bile üretimde düşüş yaşandı. İthalatın önüne geçilmesi gerekiyor. Üzümde bu yıl rekolte düşük olsa da fiyatlar iyiydi. Mısırda ise fiyatlar normaldi, ancak piyasada düşüş yaşanmaya başladı. Domates, kavun ve karpuza öncelik verilmesi gerektiği düşünüyorum. Fiyatları yüksek dahi olsa, devlet bu ürünlere öncelik vermeli. Bu ürünlere destek sağlanırsa üretim artacak. Çiftçiler para kazanamadıkları için ekim yapmıyorlar. Bu sorunun çözümü için öncelikle içerideki çiftçilerin ürünlerinin satın alınması gerekiyor. İthalat, sadece ihtiyaç olduğu kadar yapılmalı. Çiftçiye öncelik verilirse üretim artar ve bu sayede fiyatlar düşer. Bu yıl binlerce domates tarlası boş kaldı. Eğer bu tarlaların bir kısmına buğday veya mısır ekilmiş olsaydı, ithalata gerek kalmayacaktı. Hangi ürünü ithal ediyorsak, o ürünün burada yetiştirilmesi sağlanmalı” diye konuştu.