Küresel iklim değişikliği ile mücadelede ön plana çıkan “Karbondioksit Giderimi” (CDR) kapsamında hayata geçirilen bazı projeler bilim kurgu romanlarını hatırlatıyor. Karbondioksiti atmosferden uzaklaştırmayı amaçlayan bir iklim jeomühendisliği yöntemi olan CDR, doğrudan hava yakalama (DAC), biyoenerjiyle karbon yakalama ve depolama (BECCS), okyanus gübreleme ve biyo-kömür gibi çeşitli yöntemler içeriyor. Ancak araştırmalar; oldukça maliyetli olan bu yöntemlere aşırı bağımlılığın, pek çok çevresel ve sosyo-ekonomik sorunlara yol açabileceğini gösteriyor.
Nature Communications’da yayınlanan yeni bir çalışma, Asya’da büyük ölçekli karbondioksit giderimi (CDR) projelerinin; enerji, su ve arazi dengesi üzerindeki olası olumsuz etkilerini ortaya çıkardı. Tianjin Üniversitesi’nden Jeffrey Dankwa Ampah ve Haifeng Liu, Kore İleri Bilim ve Teknoloji Enstitüsü’nden Haewon McJeon ve Yakın Doğu Üniversitesi’nden Humphrey Adun’in imzasını taşıyan araştırma, CDR uygulamalarının olası yan etkilerine dair önemli bilgiler sundu.
Karbon salınımını azaltmak isterken çevresel sorunlar ortaya çıkabilir
Yakın Doğu Üniversitesi, Kore İleri Bilim ve Teknoloji Enstitüsü ve Tianjin Üniversitesi tarafından yapılan ortak çalışma, karbon salınımını azaltmak için uygulanan Karbondioksit Giderimi (CDR) teknolojilerine aşırı bağımlılığın, önemli çevresel ve sosyo-ekonomik sorunlara yol açabileceğini ortaya koydu.
Kaynak: İHA
Yorumlar