Manisa’da ve ülkemizde inşaatın ana maddesini oluşturan beton, demir, çimento fiyatları sürekli yükseliyor. Bu da ister istemez inşaat sektörüne olumsuz yansıyor. Artan maliyetler beraberinde kira fiyatlarını da artıyor. Böyle olunca mal sahibi kiraları artırmak istiyor, kiracı bunu kabul etmiyor. Cumhurbaşkanlığı kararnamesine göre Nisan ayında tüketici endeksine göre en fazla yüzde 29,88 kira artışı olması lazım ama bazı mal sahipleri bunun üstünde artış yapabiliyor. Bu durum mahkemeye taşınıyor. Manisa Esnaf ve Sanatkârlar Odası (MESO) ve Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Bahattin Akyüz, mahkemelerde açılan kira tespit davalarının yüzde 80’leri aştığını, önümüzdeki dönemde bu sayının daha da artacağını söyledi.
“TALEP VAR İSTEK VAR AMA GÜÇ YETMİYOR”
Konut sorunun sadece Manisa’nın değil Türkiye geneli bir sorun olduğuna dikkat çeken Akyüz, “Türkiye’de oluşan bir sorun bu. Tabi bu sorunun arkasında da şu çıkıyor artan maliyetler. Bugün inşaatın ana maddelerinden bir tanesi demir, çimento ve beton. Bunların bir hayli yükseldiğini görüyoruz. 3 kat, 4 kat, 5 kata varan yükselmeler var maalesef. İnşaat maliyetleri çok yüksek. Bugün inşaat maliyetleri arsa paylarıyla falan bin 300, bin 400 liraya kadar maliyetler. Bu demektir ki 100 metrelik bir daire 1 milyon 400 bin lira, 1 milyon 500 bin lira gibi bir fiyata geliyor. Bu nereye gidiyor maliyetlerin artımı, inşaatlarını bu şekilde olması. Tabi talep var istek var ama güç yetmiyor. Alt tabakanın bu maliyetlerle konutlara ulaşması mümkün değil, orta tabaka bile ulaşması söz konusu değil. Tabi ki yeni dairelerin maliyetlerden dolayı eski binalarında fiyatları arttı. Bu sıkıntı hat safhada. Türkiye genelinde bu sıkıntı var” dedi.
“ESKİDEN SORUN İMARDAN KAYNAKLANIYORDU”
Eskiden sorunun imardan kaynaklandığını ama bugün artan maliyetlerin de buna dahil olduğunu vurgulayan Akyüz, “Biz eskiden sıkıntıları imara bağlıyorduk bu da ayrı boyut ama yine imarda bizim Manisa olarak 32 yıllık imarla yaşayan bir il olarak ama bunun ana sebeplerinden bir tanesi de olmazsa olmazlardan inşaatın iskeleti dediğimiz ana maddesi dediğimiz beton, çimento, demirin maliyetlerinin çok yükselmesinden kaynaklandığını söyleyebiliriz” dedi.
“KİRACI İLE MAL SAHİBİ KARŞI KARŞIYA GELİYOR”
Manisa’da kiralık ev sıkıntısının yıllardan beri devam ettiğini açıklayan Başkan Akyüz, “Kiralık evlerde çok yükseldi. Bunun yanında ne kadar Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kanunlaşsa bile tüketici fiyat endeksi 29,88 yuvarsak yüzde 30 gibi Nisan ayında kira artışları söz konusu. Yılın ortalamasına göre bu fiyattan fazla artış yapılamaz. Bu demektir ki nisan ayına gelen kiraların artışı yüzde 29,88 olmalı. Ama kiralarda çok yüksek. Ve kiracıyla mal sahibi karşı karşıya kalıyor. Şimdi eski kiracılar kirada düşük kalıyor. Yeni kiralar belli. Böyle olunca kiracıyla mal sahibi arasında bazı anlaşmazlıklar oluşabiliyor. Benim burada tavsiyem gerek mal sahibi gerek kiracı olumlu bir şekilde orta yolu bularak anlaşması gerekir. Şuanda mahkemelerde bilmiyorum ama yüzde 80’lerin üzerinde kira tespit davaları açılmayla başlanmış durumda. Bu ileriki günlerde daha da fazlalaşacak. Mal sahibine kanun bir hak vermiş. Diyor ki 5 yılı doldurursa kira tespiti davası açabilirsin. Yani yeni kira emsal değerlerine yakın gayrimenkulün kirasını belirleyebilirsin. Bir de 10 yılı dolduran kiracılar kayıtsız şartsız mülkiyeti terk etmek zorunda. Bu da bir sıkıntı. Bu kiracılar açısından çok kötü bir durum. Birde 5 yıl arası olan kiracılar mal sahibi mahkemeye gitse tüketici fiyat endeksi üzerinde artış yapması söz konusu değil. Biz kiracı ile mal sahibi arasındaki mahkemeyi tasvip etmiyoruz. Anlaşmadan yanayız” diye konuştu.
“BÖYLE DEVAM EDERSE PROJELER YARIDA KALACAK”
Artan maliyetlerin projeleri engelleyeceğini söyleyen Akyüz, “Maliyetler bu şekilde artmaya devam ederse hiçbir proje geçmez. Nasıl satacak, nasıl yapacak? Yapılacak olan proje önünü göremediğinden dolayı projelerini iptal ve durdurma kararı alan müteahhitler var. Devletimizden destek bekliyoruz. Girdi maliyetlerinin KDV oranlarını sıfırlamalıyız. Piyasanın canlanması gerekiyor. Piyasanın canlanması inşaat sektörüne bağlı. İnşaat sektörü bir lokomotiftir. İnşaat sektörü hareketli olursa bütün sektörler, bütün hizmet sektörleri hepsi hareketlenir. İnşaat sektörünün cebinde para varsa her yerde para var demektir. Dolaysıyla devlet buna önem vermesi lazım” dedi. CÜNEYT HASÇELİK