18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Bayramı Manisa Garnizon Şehitliğinde Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, Manisa Valisi Vahdettin Özkan, Manisa İl Jandarma Komutanı İlhan Şen, Manisa İl Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, Manisa İl Sağlık Müdürü Mehmet Fatih Zeren, AKP Manisa İl Başkanı Süleyman Turgut, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Uludağ, Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Yusuf Kıyışkan, şehit yakınları ve gazilerin katılımı ile kutlandı. Çanakkale Zaferinin 110. Yıldönümünde Garnizon Şehitliğinde oluşan kalabalık dikkat çekti. Şehitleri anma programına katılan katılımcılar çelenklerini anıt üzerine bıraktı. İstiklal marşı ile başlayan şehitleri anma töreninde Manisa Valisi Vahdettin Özkan ve Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Yusuf Kıyışkan açıklamalarda bulundu.
“TOPRAKLAR ŞEHİT KANIYLA SULANDI”
18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü Manisa Garnizon Şehitliğinde büyük bir katılımla kutlandı. Garnizon Şehitliğinde günün anlam ve önemi hakkında açıklamalarda bulunan Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Yusuf Kıyışkan, “Bugün, bir daha geri dönmemek için gidenlerin, tarihe destanlar yazdıran, en gerçek, en şerefli kahramanları yad etmek, hatırlamak, hatırlatmak ve vatan uğruna toprağa düşen aziz şehitlerimize dualar göndermek için toplanmış bulunmaktayız. Çanakkale; bir savaşın çok ötesinde, yedi düvele karşı binlerce vatan evladının vatan borcu, vatan sevdası için çağrıldığı kutlu bir cephedir. Vatan savunması ve hürriyet sevdası ile cepheye koşan kahramanlarımızın Gazi Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde, yazdığı varoluş destanıdır. Bu destanı anlatmak, boynumuzun borcudur. Çünkü ‘VATAN’ dediğimiz bu mübarek toprak Şehit kanları ile sulanmış, diyeti ağır ödenmiş topraklardır. Çanakkale; inancın, fedakârlığın ve vatan sevgisinin en yüce mertebesi olan şehadetle taçlandığı kutlu bir direniştir. Şehitlerimizin kanlarıyla sulanan bu topraklar, bizlere bağımsız bir vatan bırakmanın bedelinin ne kadar ağır olduğunu gösteren en büyük nişanedir” dedi.
“ÇANAKKALE'Yİ ÇANAKKALE YAPAN RUHUDUR”
Çanakkale Zaferinde yapılan fedakarlıklar ve kahramanlıklar hakkında konuşan Başkan Kıyışkan, “1915 yılında, dünyanın en güçlü ordularına karşı koyan Mehmetçik, yalnızca silahıyla değil, iman dolu göğsüyle, vatan aşkıyla ve şehadete duyduğu özlemle savaşmıştır. Onlar, bir an bile geri adım atmayı düşünmeden, gözlerini kırpmadan şehadete yürümüşlerdir. Çanakkale’yi Çanakkale yapan, gelenler değil; Çanakkale’yi Çanakkale yapan, gelenleri karşılayan ruhtur! O ruh, Hoca Ahmet Yesevî’nin mayaladığı asil ruhtur. O öyle bir ruhtur ki çelik ve barut, inancın, imanın, azmin karşısında erimiştir. O öyle bir ruhtur ki, ‘Ben esir yaşamaktansa özgür ölmeyi yeğlerim!’ Diyenlerin ruhudur. Çünkü onların davası büyüktü: Vatan davasıydı! O toprak, bugün üzerinde özgürce nefes alabildiğimiz, şehitlerimizin aziz kanlarıyla sulanmış mukaddes bir vatandır! İşte bu yüzden Çanakkale, gençliğin vatan uğruna gözünü kırpmadan can verdiği, şehadeti bir vazife bildiği yerdir. Çanakkale ruhu, yalnızca bir savaşın değil, bir milletin dirilişinin, imanının ve şehitlik makamına olan inancının en büyük göstergesidir! Bunlar, bizlere şehitliğin ne denli yüce bir makam olduğunu gösteren en büyük örneklerdir. O gün Çanakkale’de savaşan her bir askerimiz, bir nefer olarak cepheye gitmiş, ama birer şehit olarak cennete yürümüştür! Bugün, eli kanlı terör örgütlerine ve onların kirli oyunlarına göz yumanlar bilmelidir ki; Bu millet, ne Çanakkale’yi unutur, ne de teröre kurban verdiği aziz şehitlerini! O şehitlerin ardında, gözyaşlarıyla dimdik duran anneleri, babaları, evlatları, eşleri var. Bu milletin yüreğinde Çanakkale ruhu, her zaman dimdik ayaktadır” ifadelerinde bulundu.
“BAYRAĞIMIZI DALGALANDIRMAK GÖREVİMİZ”
Çanakkale Zaferinin 110. Yılında’da şehitleri unutmadıklarını söyleyen Kıyışkan son olarak şehitleri şu sözler ile andı: “O gün Anafartalar’da, Conkbayırı’nda, Kireçtepe’de vatan toprağına düşen evlatlarımız, bize kutlu bir miras bırakmıştır. Onlar yalnızca toprağa düşmemiş, bizim kalbimize kazınmıştır. Onların şehadeti, bu milletin ruhunu ve bağımsızlık aşkını ebediyen koruyacak bir mühürdür. Onlar, Allah katında diri olanlar, Peygamberimize komşu olanlar, cennetle müjdelenenlerdir. Bugün bize düşen, o kahramanların emanetine sahip çıkmaktır! Bu vatan, yalnızca bir toprak parçası değil, şehitlerimizin alnımıza yazdığı bir kaderdir! Onların hatırasını yaşatmak, vatanın her karış toprağını namus bilmek, şehitlerimizin kanından rengini alan bayrağımızı kutsal bilerek dalgalandırmak bizim boynumuzun borcudur! 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 110. yıl dönümünde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere vatan toprağına düşerek şehadet şerbetini içen tüm aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve sonsuz şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun. Saygılarımla.”