Manisa’dan veteriner ve ziraat mühendisi vekili olmadığı vurgu yapan Manisalı Ziraat Mühendisi Siyasetçi Şenol Özkaya,

“Manisalı çiftçiler olarak, dünyanın en verimli havzasında tarım yapıyoruz ama ne yazık ki her geçen yıl kan kaybediyoruz. Bunun sebeplerini belirtecek olursak, havza bazlı tarım programı olmaması, teknik elemanların sahada yeterince olmaması,  tarım ekonomisinin ön görülür olmaması, birde üstüne küresel iklim krizinin oluşması sonucundan, çiftçimiz büyük zarar ediyor. Bir yıl kazandıran ürün, ikinci yılında tarlada kalmaktadır. Siyasetçilerin, Manisa ile ilgili ilk sözleri tarım ve hayvancılık oluyor ama ne yazık ki bunlar sözde kalıyor. Yüzde 50'si tarım ile geçinen Manisa'da ne yazık ki bir tane veteriner ve ziraat mühendisi vekilimiz yok. Buda Manisa tarımını için kayıt olmaktadır” ifadeleri kullandı.

Manisa’da yetişen ekonomiye büyük katkısı olan tarım ürünlerinin, üreticiye büyük zararlara uğratmakta. Sözleşme ile ekimi yapılan salçalık domateslerin bile tarlada kalması ve sözleme yapan firmanın ürünü almak istememesi üreticiyi zor duruma sokmakta. Hayvancılık ile geçim sağlayan süt ve et üreticisi de zor günler yaşamakta.

Üzüm (1)

Manisa için üretimi önemli olan ve ihracatı yapılan sultaniye çekirdeksiz kuru üzüm hasadı yaklaştı. Fiyatı daha belirsiz olan sultaniye çekirdeksiz kuru üzüm üreticisini tedirgin etmekte.

Manisa sultaniye üzümünün kalitesine ve lezzeti eşsiz olduğuna vurgu yapan Özkaya,

“Üzüm üreticisi şunu çok iyi bilmelidir, dünyada Manisa sultaniye üzümünün kalitesine ve lezzetine eş değer bir üzüm yoktur. Tüm harmanlarda Manisa üzümüne ihtiyaçları vardır. Geçen yıl yaşanan hastalıklardan dolayı bu yıl verim oldukça düşmüştür, hastalık geçiren bağlar da büyük verim kaybı vardır,  havaların olumsuz koşulları ve aşırı sıcaklar yüzünden zamansız yanıklar oluşmuştur. İhracatçı firmaların yapacakları ihracattan daha az rekolte olacağı bilinmektedir.

Son günlerde dilden dile dolaşan, firmaların geçen yılki üzüm alım fiyatları aşağısında fiyatların söylendiğini biliyoruz. Bu söylemler sadece algıyı yönetmek için yapıldığını tahmin ediyoruz. Üreticiler bu yıl istedikleri fiyattan üzüm satabileceklerini tahmin ediyorum, onun için emanete değil, deposunda üzüm tutan para kazanacaktır” şeklinde konuştu.

Özkaya, önceki yıllarda rekoltenin fazla olduğu dönemlerde, TMO devreye girip fiyat belirtiyor ve alım yaptığını fakat bu yıl TMO fiyat ile ilgili bir açıklama yapmadı. Bağlarda rekoltenin düşük olduğunu ve TMO’nun devreye girmeyeceğini belirtti.

Üzüm (2)

Manisa'da bulunan 16 Ziraat odası seslenene Şenol Özkaya,

“Ziraat odaları çatısı altında, üzüm birlik kooperatifleri, bakanlık yetkilileri, ihracat yapan firma yetkilileri, ziraat mühendisi odaları ,belediyeler olmak üzere, kuru üzüm fiyat belirleme konseyi kurulsun. Ziraat odaları direk çiftçi ile iç içe olan en büyük çiftçi odasıdır. Ayrıca ziraat odası başkan ve yönetimleri aktif olarak çiftçilik yapan kişilerdir. Konunun önemini bizzat yaşayan kişilerdir. Çiftçiler tarafından kabul edilen kurumların başlarında gelirler.

Biran önce fiyat konusunda bir araya gelinip fiyat belirlenmelidir. Aksi takdirde domates, karpuz gibi fiyat hüsranı yaşayabilirler.

Ticaret borsa, büyükşehir belediye gibi kurumlar acilen lisanslı depoculuk faaliyetine geçmelidir. Çiftçimiz artan girdiler yüzünden oldukça fazla borçlanmıştır. Ürününe sahip çıkması için lisanlı depoya ihtiyacı vardır. Lisanlı deponun olmaması Manisa'nın kanayan yarasıdır” dedi.

Muhabir: ALİ GÖZEN