1888 Londra’sı soğuk sisli gecelerinden birinde korkunç bir dehşete sahne oldu. Whitechapel, Jack the Ripper (Karındeşen Jack) olarak bilinen ve asla yakalanamayan bir seri katilin vahşi ve bir o kadar da mide bulandıran cinayetleriyle gündeme oturdu. 1888 yılında 16 cinayet işlense de bunların sadece beşi Jack The Ripper ile bağdaştırıldı, diğer 11 cinayet ise kesin olarak Jack the Ripper ile bağlanamadı. Bu esrarengiz katil o zamandan bu zamana asla yakalanmadı ve ardından sadece soru işaretleri bıraktı.
Jack the Ripper'ın ( Karındeşen Jack) kurbanları, genellikle Whitechapel’ın yoksul sokaklarında yaşayan hayat kadınlarıydı. Kurbanlarını önce boğazlayarak etkisiz hale getiriyor ondan sonra da boğazlarını kulaklarına kadar kesiyordu. Kurbanlarının tamamına yakınının karnını ve cinsel organlarını kesiyor, bazı organlarını alıyor, kimilerinin burun ve kulaklarını da kesiyordu. Katil bu yöntem ile kurbanlarının bedenini parçalayıcı bir şekilde işaretliyordu. Bu vahşet, dönemin kolluk kuvvetleri için bir meydan okumaydı. Eksik kaynaklar, sınırlı adli tıp teknikleri ve çelişkili tanıklıklar, soruşturmanın ilerlemesini engelledi. Sınırlı kaynakların yanı sıra polislerin bir de Jack the Ripper’dan aldığı alaycı mektuplar vardı. Bu mektupların gizemi ise hala tam olarak çözülemedi. Jack the Ripper’ın ardı ardına işlediği cinayetler ve alaycı mektuplar dönemin basınını ve halkını derinden sarstı ve polisi karmaşık bir soruşturma sürecine sürükledi.
Jack the Ripper cinayetleri dönemim Kolluk Kuvvetleri için adete bir meydan okumaydı. Jack the Ripper alaycı mektuplar göndererek hem polisle hem de basınla adeta dalga geçer gibi davranmaya devam ediyordu.
Jack the Ripper vakası, suç profillemesi ve seri katillerin psikolojisi üzerine yapılan çalışmalarda önemli bi yere sahiptir. Jack the Ripper’ın kimliği hakkında ve bu cinayetleri işleyecek motivasyonu nerden bulduğu konusunda zamanında çok sayıda teori üretilmiş olsa da, hiçbir teori kanıtlanamamıştır. Bu, vakanın katilinin hala bulunamaması ve olayın gizemi kamuoyundaki ilgiyi günümüze kadar sürdürmesine yol açmıştır.
JACK THE RİPPER’IN KURBANLARI
Karın Deşen Jack cinayetleriyle ilgili Mary Ann Nichols, Annie Chapman, Elizabeth Stride, Catherine Eddowes ve Mary Jane Kelly isimli beş kurbanın birbiriyle bağdaştırıldı. O dönem polisin soruşturduğu 11 diğer cinayet ise kesin olarak Karın Deşen Jack'e bağlanamadı.
CİNAYETLERDE Kİ TEK KANIT
1888'de Londra'nın East End bölgesinde gerçekleşen ve dünya tarihindeki en ünlü çözülmemiş seri katil vakalarından biri olan Jack the Ripper olaylarında polisler sadece tek bir kanıt bulabilmişti. Bu kanıt ise polisin Jack the Ripper’ın kesin olarak işlediğini kanıtladığı 5 cinayetteki bir kurbana ait olan ‘şal’dı .
MEKTUPLAR
Jack the Ripper’ın yazım tarzını ve ve sanki O’ymuş gibi yazılan ve polise gönderilen sayısız mektup vardır. Dönemin polisleri bu mektupların Jack the Ripper’a ait olmadığını ve sadece sansasyon yaratmak için yazılan mektuplar olduğunu düşünmüşlerdir. Polislerin açıklamasına göre onlara gelen sayısız mektup Arasından sadece 3 tanesi, "sevgili patron","küstah jacky"ve"cehennemden gelen" mektuplarının Jack the Ripper tarafından gönderildiği düşünülmektedir.
MEKTUPLARIN TÜRKÇESİ
Cehennemden
“Bay lusk, efendim, kadının birinden aldığım böbreğin yarısını size sunuyorum, diğer parçayı kızarttım ve yedim, çok güzeldi. Biraz daha beklerseniz onu çıkarmamı sağlayan kanlı bıçağı da size yollayabilirim .
İmza: Yakalayabilirseniz beni yakalayın Bay Lusk"
Sevgili patron
“Polisin beni yakaladığını duyup duruyorum ama beni daha idam etmeyeceklermiş. Akıllı görünmeye çalışmaları ve doğru iz üzerinde oldukları hakkında konuşmaları gerçekten beni gülme krizine soktu. Hele o deri apron (önlük) hakkında ki espriler çıkınca gerçekten gülme krizine girdim.Hayat kadınlarının peşindeyim ve kelepçeler takılana kadar onları deşmekten vazgeçmeyeceğim. O son yaptığım iş çok harikaydı (sönmüş balona çevirdiği catherine eddowes’tan bahsediyor). Kadının bağırmasına izin bile vermedim. Beni şimdi nasıl yakalayacaklar. İşimi seviyorum ve yeniden başlamak istiyorum. yakında yeni küçük oyunlarımla benden tekrar haber alacaksınız.Son işten kalan düzgün birkaç kırmızı şeylerden bazılarını zencefilli bira şişesine sakladım ama yapıştırıcı gibi kalınlaştı ve kullanamıyorum. Kırmızı mürekkep yeterince uygundur umarım ha. ha. Bundan sonra yapacağım işte hanımın kulaklarını kesip polis memurlarına göndereceğim, ne dersiniz? Biraz daha iş yapana kadar bu mektubu saklayın, sonra doğrudan size bildiririm. Bıçağım o kadar güzel ve keskin ki fırsat bulursam hemen işe koyulmak istiyorum. İyi şanlar. Saygılarımla
jack the ripper
Ticari ismimi vermemin sakıncası yok
Not: Elimdeki tüm kırmızı mürekkebi almadan önce bunu yayınlayacak kadar iyi değildim, allah kahretsin (lanet olsun). Henüz şans yok. Artık doktor olduğumu söylüyorlar. ha ha"
Küstah Jacky
"Sana tüyoyu verdiğimde şaka yapmıyordum sevgili yaşlı Patron, Şımarık Jacky'nin yarınki çalışmasını duyacaksınız, bu kez bir numara biraz ciyakladı ve hemen bitiremedi. Tekrar işe başlayana kadar son mektubumu sakladığınız için teşekkür ederim, polise haber verecek vaktim olmadı.
Jack the Ripper"
Jack the Ripper’ın olayı, popüler kültürde ve suç tarihi literatüründe derin izler bıraktı. Sayısız film, kitap ve belgeseller bu esrarengiz katilin hikayesini ele aldı. Bu eserler, olayın detaylarına farklı açılardan bakarken, katilin kimliğine dair spekülasyonları da beraberinde getirdi.
Jack the Ripper olayları, suç tarihindeki en büyük gizemlerden biri olarak kalmaya devam ediyor. Modern adli bilimlerin ilerlemesiyle birlikte, aradan geçen yüzyıllara rağmen, bu eski dosyanın yeni ipuçlarına ulaşma umudu hala devam ediyor. Ancak, bu esrarengiz seri katilin kimliği ve onun karanlık motivasyonları, muhtemelen tarihin tozlu sayfalarında gizli kalacak.