Ülkemizde seçimler iki kategoride seçimler yapılıyor.
Birincisi yerel seçimler.
İkincisi genel seçimler.
Yerel seçimlerde belediye başkanı, belediye meclis üyeleri, muhtarlar
Genel seçimlerde sadece milletvekilleri seçilmekteler.
Her seçim öncesi belli bir tarih verilerek kamu da çalışanların aday olmak istemeleri halinde belirli bir tarihe kadar istifa edip aday olmaları gerektiği ilan edilir.
Aday olmak isteyen memur ve bürokratlar istifa edip seçimlere katılırlar. Kazanan yoluna devam eder kazanamayan belli bir tarih aralığında eski görevine geri döner. Bu atananlar için geçerli seçilerek bürokrat olanlar( mesela belediye başkan yardımcısı gibi) istifa edip aday olursa bir daha eski görevine dönemiyor.
Önümüzde yerel seçimler var. Aday olmak isteyen bürokratların istifa etmeleri gerek tarih açıklandı. Hep tekrarladığım tanım vardı ya “herkesin gönlünde bir aslan yatar”
Gönlünde yerel seçimlerde aday olmak isteyen bürokratlarda istifalarını verecekler.
Peki, bürokratlardan başarılı yerel yönetici olur mu?
Yoksa genel seçimlerde milletvekili olanlar daha mı başarılı oluyor?
Genel seçimlerde seçilen milletvekilleri TBMM de aldıkları çeşitli görevlerle tekrar devlet kademelerinin yönetimlerini gerçekleştiriyorlar.
Bu geçmişte de böyleydi günümüzde de örnekleri çok.
O zaman yerele dönersek bürokrat olarak hizmet vermekte olanlar istifa edip yerel yönetimde yani bir belediye başkanı olmak isterlerse ne kadar başarılı olabilirler?
Ya da soruyu biraz daha açmak gerekirse bürokrat olarak görev yapanlar mı yoksa siyasetin içinden gelip siyaseti ve siyasetçiyi iyi tanıyan, siyasetin her kademesinde görev yapanlar mı daha başarılı olurlar?
Bence siyaset içinde olanlar daha başarılı olurlar.
Neden diye soracak olursanız.
Düşünün Maliye, SGK ve diğer devlet daireleri siyaseten yönetilmiyor. Yöneticilerinin atamaları belki siyasi hükümetler tarafından yapılıyor ama yönetim olarak oraları birer devlet dairesi, devlet kurumudur. Bir devlet kurumunun müdürünün değişmesi içerdeki işleyişi değiştirmez. Sistem bellidir.
Devlet kurumların içinde yönetime seçimle gelinen ve siyasi parti şemsiyeli siyasiler tarafından yönetilen tek kurum vardır o da belediyelerdir.
Yapılacak hizmetlerden tutun, atamalara kadar her şeye siyasi belediye başkanı ve siyasi parti temsilcilerinden oluşan belediye meclisi karar vermektedir.
Yani elbiseler farklı.
Bana göre bunun tek istinası var.
Belediye içinde yetişmiş, belediyeciliği bilen, siyasilerle çalışmış, siyaset kurumunu da tanıyan belediye bürokratları istisnadır.
İlimizin bir ilçesinin mevcut belediye başkanı zabıta memurluğu geçmişi olan biridir.
Bu yüzdendir ki acemilik ve yabancılık çekmemektedir.
Yerel seçimlerde belediye başkanı siyasilerden mi olmalı? Yoksa bürokratlardan mı olmalı?
Kesinlikle siyasetçilerden olmalı.
Siyasetçi masanın hem önünü hep arkasını bilir.
Bürokrat seçilse de seçilmese de masanın devamlı arkasında ve koltuktadır. Masanın önünü bilmezler.
Peki, bürokratlar yerel yöneticili yapmasınlar mı?
Tabi ki yapabilirler.
Ama önce siyasetin tozunu bir yutmaları gerekiyor.
Dağ taş gezmeleri gerekiyor.
Her kesim vatandaşı tanımaları gerekiyor.
Köy kahvesinde de, meydanlarda da konuşmaları gerekiyor.
Yağmurda ıslanmalı, soğukta üşümeleri gerekiyor.
En önemlisi siyaset kurumlarında her kademede çalışıp, ter akıtan, karısını dul parası pul yapan ve çıta atlamak için bekleyenlerin yanında sıraya girmeleri gerekiyor.
Yerel yönetimlerde adaylar paraşütsüz olmalı.
SİYASETÇİ Mİ? BÜROKRAT MI?
İbrahim Akbalık
Yorumlar