Uykusu derin şehir, 

Sopa ile vursan uyanmazlar, 

Ayakta uyuyorlar;  

Boşuna 

Otel parası ödüyorlar! dediler de dediler, 

Demediklerini bırakmadılar. 

Omuzlarından tutup sarsalasan.  

Başlarından aşağıya 

Buz gibi soğuk su döksen, 

Baş uçlarında davul, zurna çalsan 

Uyanmayan insanlar tam 74 yıl sonra 

31 Mart 2024 günü 

Kendiliğinden uyandılar. 

Uyandıklarında ilk  

Olarak, “sana bu sefer oy vermeyeceğim. 

Diyen bir vatandaşa. 

-Verme, verme! 

Vermezsen vermeeee! Diyenin  

Kim olduğunu sordular. 

Yıllar sonra 

Topluca uyandı şehir. 

Gözlerini açtıklarında, 

Doğdukları büyüdükleri kenti tanıyamadılar. 

Şehrin bağları, bahçeleri, dağları, 

Beton yığınlarına dönüşmüştü. 

Arabalar kaldırımlarda, park  

Yerlerinde üst üste binmiş, 

Alta, kalanın canı çıktığı pozisyondaydı. 

İnsanlar yolun ortasından yürüyorlardı 

Ne hikmetse, 

Tabelalarda, yollarda caddelerde 

Otobüslerde hep  

Aynı adamın resimleri vardı. 

Kafalarını hangi yöne çevirirlerse, 

Çevirsinler, 

Kişinin fotoğrafı ile göz göze 

Geliyorlardı. 

Kim bu? diye sordular 

Şehrin belediye başkanı yanıtını aldılar 

Neden bu kadar çok kendi resmini 

Asmış? 

-Kendine aşık! Dediler. 

Menemen tarafında Şehrin Üstünü 

Kaplayan bu duman Nereden geliyor? 

-Uzunburun katı atık bertaraf tesisinden 

-İlin, tüm evsel atıkları burada yakılıyor! 

Elektrik elde ediyoruz! 

-İyi de buradan pis kokular geliyor! 

Kabarık su faturalarını görünce 

Gözleri faltaşı gibi açıldı.  

Sorularını, sormaya fırsat vermeden, 

Kirlenmeye teşvik için zam üstüne zam yapıyorlar! dendi 

Her soruları, 

Şaşırma ünlem işaretine yol açtı. 

Hele hele duydukları akçeli işler 

Ağızlarını bir karış açık kalmasına  

Yol açtı. 

“siyah- beyaz forma giymiş 

Oyuncuların fotoğrafı altında 

Yazan 

“Biz Manisa’yız” 

“Geçmiş sizin bu gün bizim” sloganlarını 

Merak ettiler. 

Hiç sormayın. 

Futbol dışında her türlü 

Akçeli, 

Kaymaklı işler buradan götürülmekte dediler. 

Manisa fk ya hibe yapmadan 

İhale paranı alamazsın, buyurdular. 

Bir sordular 

Bin ah işittiler. 

Şehir elden gitmiş padişahlıkla yönetilir 

Hale gelmişti. 

Dalkavuklar, yağcılar 

Lavantacılar, arpacılar, çorbacılar 

Belediye sarayın içerisinde, “kol geziyorlardı!” 

Belediye sarayının kapıları halka kapalıydı. 

Asansörler 10 kata çıkıyor, 

12 katta, tanrı dağında oturan Zeus’a  

Ulaşılamıyordu! 

74 yıl yattıkları yersen yavaş yavaş yattıkları 

Yerden doğruldular 

Elleri yüzleri yıkadılar, giyinip 

Sandığın yolunu tuttular 

74yıl sonra,  

“BİR ŞEHİR UYANDI.” 

“ZEUS TAHTINDAN İNMEDİKÇE  

BENİM İŞKENCELERİM BİTMEZ 

DİYEN PROMETHEUS’U“ 

ZİRCİRLERİNDEN KURTARDI,  ÖZGÜRLÜĞNE KAVUŞTURDU!”