Kaç evladın var

Ayşe,

Fatma,

Huriye,

Ali,

Veli,

Kani,

Sami,

Birde Rahmi!

Ne is yapıyorsun oğlum sen?

İsçiyim.

Oğlum 8 çocuk!

Allah verdi!

Nasıl bakıyorsun?

Allah rızıklarını veriyor!

Bizler

Hayır ve şer’i Allahtan biliriz.

Gaziantep’te AKP milletvekili

İrfan Çelikaslan tekstil fabrikasında

Haklarını alamadıkları için

Grev yapan isçileri

Zorla fabrikaya sokmaya kalkışınca;

Bir tek-sen sendika başkanı

Milletvekiline

"bu kadar para kazandın, isçiler

Sayesinde zengin oldun!” diye seslendi.

Milletvekili patron "zenginliğimi Allah verdi!

Diye çıkıştı.

Verince Allah, pamuk tarladan

Rüzgarda uça uça fabrikaya geldi.

Makinalar kendi kendine isledi,

İpliğe dönüştü, Ardından kumaşa!

Kesildi, biçildi satışa hazır hale geldi.

Amele toplamadı,

İsçi üretmedi,.

ALIN TERİ AKMADI!

Ben hiçbir din kitabında

Yaradan’ın;

“Ben ne verirsem zenginlere veririm!

Dediğine ait bir cümle okumadım.

Kaldı ki,

Allah isçinin hakkını ödemeyenler için

Peygamberimizin lisanıyla su uyarı yapmıştır.

"üç kişi vardır ki,

Kıyamet günü ben onların düşmanı olacağım.

-bir şey verip hilede bulunan.

-hür bir kişiyi satarak değerini yiyen.

-bir işçi tutup ücretini ödemeyen kimseler.

"onların has­mı bizzat benim.' buyurmuştur.

Yine Hz. Peygamber.

'İşçinin hakkını,

Alnının teri kurumadan veriniz.” derken de

Aynı noktaya işaret etmiştir.

Yaşamımda çok insan gördüm

Nasıl zenginleştiklerini en iyi bilenlerdenim!

Bunlar

Çok laf yalansız,

Çok mal haramsız! sözünü

Noktasına virgülüne kadar

Haklı çıkarmış kişilerdi.

Çaldıkça zenginleştiler,

Zenginleştikçe çaldılar.

Deve yükü günahları ile

Hac yollarına revan oldular!

Sanki orası yük boşaltma reyonuydu.

Hac’a gittiler

İsimlerinin önünü

Hacı sıfatıyla taçlandırdılar!

Samimi Müslümanları kandırdılar.

Hiç alın teri akıtmadan,

İsçilerin haklarını

Yiyerek zenginleşenler.

O gün geldiğinde hiç şüphesiz,

Amel defterlerindeki sevap fakirliğinden

Cehennem ateşi zengini olacaklar!

Siz siz olun

Kimsenin ahını almayın

Hele hele,

Sizin için çalışanların!

Bir âh,

Semâyı, Arş’ı sarsar,

Bir âh yıkar bu kâinâtı!

Bre kafirler siz hala onun

Mazlumun sesini duymayacak mı sanıyorsunuz?

Zenginlik verdiğine inanıyorsunuz  da,

Bela vermeyeceğine neden inanmıyorsunuz?