“Az’ı karar,
Çoğu zarar” öğüt olmuş!
Belli ki,
Elde avuçta olur olmaz
Az’a kanaat getirilmesi
İstenmis.
Halk tarafından benimsenmiş
“Aza kanaat getirmeyen çoğu bulamaz!”
Gibi bir bas yapıt sözü!
Deyişlerimiz arasına girivermiş!
İnsanoğlunun yüzde % 90’ nı
Az’a değil, çoğa tamah eder!
Psikolojik yapımız stokçudur
Çok ister.
“ Önünü Kıs tut, Yaz çıkarsa bahtına!”
Boşuna denmemiştir.
Günümüzde çok isteyen isci, memur
Emekli,
Az veren iktidar, is adam!
İstemeye gör
İki gözü iki çeşmeler.
Fazla ağlamayın gözden olursunuz!
Amcamlar,
Vermekte alabildiğine cimriler.
Vaatlerinde ise olabildiklerinde cömertler!
Yapamayacaklarını verdikçe veriyorlar!
Nasıl olsa,
umut vermek sermayeyi eksiltmiyor.
Acılar, açlıklar, dert çekmeler
Esit değil yasamda.
Fakir, fukara çok çekerken
Bunun tam Tersi
Krem krema tabakası az çeker ıstırapları.
Dertler bizim.
Hayat onların.
Az yedi
Az içti
Az konuştu.
Az sevdi
Az yasadı öz yasayamadı Münir efendi.
Azlık bile çok görüldü.
Azlıktan bir Dünya örüldü etrafına.
Yasıyor ama b.ktan.
Bir ev
Bir araba ile sınırladı kendini
Basını sokacağı bir ev için
Çalıştıkça çalıştı…
Az yemeğe
Az içmeye az gezmeye alıştı!
Az konuşup
Çok dinleyen oldu
Lakin kendisine kulak asan
Hiç olmadı.
Çünkü
“sükut Altın
Söz gümüş!” belletildi belleğine .
Ağzı vardı, var olmasına,
Dili yoktu!
Zaman zaman
“Azdan az,
Çoktan çok gider!” diyerek
Hayata meydan okumaları olsa da.
Tınlayan olmadı.
Bu yasamda gelir nehirleri
Ters akar.
Milyonlarca insan az,
Bir avuç topluluklar çok kazanır.
Su içme nefes alma
Zorlaştı.
Nerdeyse imkansız hale geldi.
Görünmeyen bir el boğazımı git gide sıkıyor.
Bu kez,
Az’dan çok
“RAHMETİ RAHMANA KAVUSMAYA, RAMAK VAR!
Yorumlar