Cumhuriyetimizin 100.yıldönümü. Tam bir asır. Dile kolay.
“Kayıtsız ve şartsız, bağımsız bir Türk devleti kurmak” düşüncesi ile başlayan, “Ya İstiklâl ya ölüm!” andıyla hedefe ulaşılan kutlu bir mücadeledir, Cumhuriyet.
29 Ekim 1923’te Cumhuriyetimiz kurulmuş aynı zamanda da halkımız Cumhuriyet sayesinde özgürlük ve eşitlik gibi daha birçok kavramı tanımıştır.
Bugün başka bir ülkede Cumhuriyeti anlatıyor olsaydım belki de sadece yönetim şeklidir deyip geçecektim ama Cumhuriyet Türk toplumu için yönetim şeklinden çok daha fazlasıdır.
Cumhuriyet, kadına değer vermektir. Cumhuriyet, kız çocuklarımızın eşit şartlarda okuyabilmesidir. Cumhuriyet, kadının adının bile olmadığı bir toplumdan, eşit şartlarda toplumsal yaşama katılabilmesidir. Cumhuriyet, hangi düşünceye sahip olursa olsun insanların fikirlerini özgürce dile getirebilmesidir.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi: “ Türk ulusunun yaradılışına ve yaşamına en uygun olan yönetim şekli Cumhuriyettir.”
Cumhuriyetimizin 100.yıldönümünde, bütün halkımızın, bayramını en içten dileklerimle kutluyor, başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve vatanı uğruna seve seve canını feda eden aziz şehit ve gazilerimizi özlem ve minnetle anıyorum.
Cumhuriyet sanılanın aksine bir tatil değil, BAYRAMDIR!
Bir Cumhuriyet kadını olarak, açtığın yolda, gösterdiğin hedefe, durmadan yürüyeceğime ant içerim! Sana söz bekçisiyiz, kopsa kıyamet!
“Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.”
YAŞASIN CUMHURİYET!