Bu hafta içinde zabıta teşkilatının 1826 yılı baz alınarak 198. kuruluş yıl dönümü kutlanıyor. Belediye ailesinin halkla en çok iç, içe olan birimidir zabıta. Belediyenin halka açılan vitrinidir.
Görevi, çalışma sahası o kadar çoktur ki, zaman ve zemin gözetmeden her bir göreve özveri ile yetişirler, koşarlar.
Belediye zabıtası, beldede esenlik, huzur, sağlık ve düzenin sağlanmasıyla görevli olup bu amaçla, belediye meclisi tarafından alınan ve belediye zabıtası tarafından yerine getirilmesi gereken emir ve yasaklarlı uygulamakta, uymayanlar hakkında da hakkında mevzuatta öngörülen ceza ve diğer yaptırımları uygulamaktalar.
Görevini yaparken zabıtaya karşı gelenler, kolluk kuvvetlerine ( Polis, Jandarma) karşı gelenler gibi cezalandırılır.
Zabıta hizmetleri kesintisiz olarak yürütülür. Zabıta personelinin çalışma süresi ve saatleri 657 sayılı devlet memurları kanununda belirtilen çalışma süre ve saatlerine bağlı olmaksızın, hizmetin aksatılmadan yürütülmesini sağlayacak şekilde düzenlenir.
Belediye zabıta ve özel güvenlik hizmetlerinde fiilen çalışanlara, fazla mesai ücreti olarak yıllık bütçe kanununda belirlenen üst sınırı aşmamak kaydıyla belediye meclisi kararı ile tespit edilen maktu tutar ödenir.
Peki, görev sahası nelerdir zabıtanın? Örnek vermek gerekirse
Seyyar esnaflarla mücadele, kaçak yapı, belediye karar organlarının kararlarını uygulamak, işyerlerinin ruhsatlarını denetlemek, işyerlerinin ve evlerin çöplerinin sokağa atılmasını önlemek, sokaklarda caddelerde trafiği düzenlemek, servis araçlarını denetlemek, şehirdeki yabancılara yardım etmek, korunmaya ve bakıma muhtaç çocukları, engellileri, yaşlıları ve yardıma muhtaç kişileri tespit halinde sosyal hizmet kurumlarına bildirmek görevlerinden bazıları fakat çok azıdır. Tek, tek yazmaya kalksak buraya sığmaz.
Her zaman kelle koltuktadır zabıtanın. Birçoğuna şahit olduğum olaylarda saldırıya uğrayıp kolu kırılan, bıçaklanan zabıta arkadaşlar vardı. Zabıtalar üniforma giyerler ve askerler gibi birbirini korumalı, kollamalı, aynı yönde hareket etmeli, hızlı düşünüp doğru karar vermeli.
Kanunen beldedeki her 1000 nüfusa bir zabıta olması gerekiyor. Örnek olarak vermek gerekirse nüfusu yüz bin olan bir beldenin en az 100 zabıta memuru olması gerekir. Bazı beldelerde bu sayı tamamlanmayınca görevdeki zabıtalar büyük özveri ile sayı açığını kapatırlar görevlerini itina ile titizlikle yaparlar.
Zabıta memurları da kollu kuvveti hükmündedir. Her ne kadar silah ve cop gibi materyalleri taşımasalar ve kullanmasalar da görevleri gereği en az diğer kolluk görevleri kadar tehlikeli ortamlarda görev yapmaktalar. Buna sık, sık yazılı ve görsel basında rastlıyoruz. Gecekondu yıkımlarında taşla saldırılar, seyyar satıcılardan silahlı bıçaklı saldırılar, kaldırım işgallerinde esnaflardan sözlü hakaretler gibi, gibi….
Artık nerede ise tüm belediyelerde şikâyet masaları kurulmuş durumda ve kurulmakta. Bu masalara gelen şikâyetlere ilk etapta zabıta memurları gönderilmektedir. Olayı yerinde görmek, tespit etmek ve gerekli zaptı tutup ilgili birime bildirmek için.
Onları gittiğiniz bir futbol müsabakasında da, düzenlenen bir konserlerde güvenliği sağlar iken de görebilirsiniz birçok cephede zabıta görevlendirilmekte ve görev yapmaktadır.
Yetki alanı ve görev çeşidi çoktur.
Başka bir ifade ile belediyeler beldelerinin ve beldelerinde yaşayanların topraktan (hatta toprak altından) havaya, doğumdan ölüme kadar her şeylerinden sorumlulardır.
Bu çerçevede zabıtada belediye kurumunun içinde görev alanı en geniş birimdir. Bu şartlarda görev yapan zabıtamızın 198.kuruluş yıl dönümünü kutluyorum.
Hayırlı görevler diliyorum.