“ağır ağır çıkacaksın bu
Merdivenden” diyordu şair ama
Tınlayan olmadı!

Et, 
2’ ser, 3’er merdiven basamaklarını
Çıkarak 
Tüm zamanların 
Zam rekorunu kırdı!
Yine, yeniden birincilik madalyonunu
Göğsüne taktı. 650 TL.

Peynir yarısı hiç bırakır mı?
450 TL. fiyatı ile neredeyse 
Burun farkıyla
2.nci oldu.
Kürsüde Gümüş madalyon ile yerine aldı!

Dışarıda yemek yiyip içmek,
Kazıkla es değer!
Ha kazık yemişsin,
Ha kürek sapı!
Tüm bu odunsu maddeleri göze alıp
Yersen,
Kripto gezegeninden gelen Süpermensin!  

Arkadaş dışarıda 
Kaşarlı,  sucuklu tost yesen
Bırak cüzdanı, cebi,
Postu bırakman gerek!

Vatandaş hattında durum böyleyken
Siyaset sathında 
Yemek isi çözülmüş!

Meclis lokantasının sudan ucuz 
Menüsü kesmiyor onları.
Rosto, bonfile
Biftek, pirzoladan tat almıyorlar!

İllaki,
Birbirlerinin basının etini
Yiyecekler.
İnsanların tat alma duygusu 
Gariptir.

Bazen tuz, kuru soğan, ekmek
En kral yemekten lezzetli gelir.
Bas eti yemekte öyle!

Balık tavuk kelle
Yenir elle. Lakin bunların dilleri
Çatallı,
Çatallı dilleriyle beyin yiyorlar!

Her gün kelle eti 
Kafa ütülenip yenir mi?
Hiç bıkmazlar mı?

Bıkmazlar kardeşim!
Kedi her gün balık 
Nasıl yemekten bıkmazsa,
Siyasilerde birbirini yemekten bıkmazlar!

Bu günlerde günün menüsü
Ekrem İmamoğlu!

Diplomaya sarıp yiyecekler!
Ama 
İmamoğlu, Kurda, kusa 
Kendimi yedirmem inadında.

Şehir şehir dolaşıyor.
Kürsüde kolları sıvamış
-rakibine çık karsıma!
-hodri meydan! Okumalarında

Beni yiyecek olan, kendi basını yer!
Haykırısında!


Koyun gibi uslu halkımız 
Can;
Siyasi kasaplar, kelle eti derdinde. 

Şimdilik
Kelleyi verdik fırına pişmedi kaldı yarına!

Aman hindi, hindi!
Siyasiler basımızın etini yedi!