Suriye'nin yeni ve geçici başbakanı Muhammed El Beşir'in, Suriye hava sahasının Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) açıldığını duyurması, Ortadoğu'daki mevcut dengeleri etkileyebilecek önemli bir gelişme olarak öne çıkıyor. Bu adım, iki ülke arasındaki ilişkilerde yeni bir dönemin işaretçisi olarak değerlendirilebilir.

Kararın Arka Planı

Suriye, 2011 yılında başlayan iç savaş nedeniyle uzun yıllardır siyasi, ekonomik ve askeri istikrarsızlıkla mücadele ediyor. Türkiye ise hem Suriye’deki güvenlik sorunları hem de sınır ötesi operasyonları nedeniyle bölgedeki en aktif aktörlerden biri oldu. Muhammed El Beşir’in bu hamlesi, Suriye’deki siyasi geçiş süreci ve Türkiye'nin bölgedeki rolü açısından kritik bir dönemeç olabilir.

Suriye hava sahasının Türk ordusuna açılması kararı, birkaç temel motivasyonla ilişkilendirilebilir:

Güvenlik İşbirliği: Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde terörle mücadele operasyonları gerçekleştirdiği biliniyor. Hava sahasının açılması, Türkiye'nin bölgedeki operasyonel kabiliyetini artırabilir.

İnsani Yardım ve Yeniden İnşa: Türkiye, Suriye’deki insani krizlere yanıt veren önemli ülkelerden biri. Hava sahasının kullanımı, insani yardımların hızlı ve güvenli bir şekilde ulaştırılmasını kolaylaştırabilir.

Diplomatik Yumuşama: Bu karar, Ankara ve Şam arasında doğrudan bir diyalog için zemin hazırlayabilir. Türkiye'nin bölgedeki diplomatik etkisini artırmak adına bu tür bir adım stratejik bir jest olarak yorumlanabilir.


Potansiyel Sonuçlar

1. Operasyonel Etki: TSK, bölgedeki operasyonlarında hava üstünlüğünü daha etkin kullanabilecek. Bu, Türkiye’nin terör örgütlerine yönelik stratejik hedeflerini daha kolay gerçekleştirmesini sağlayabilir.


2. Bölgesel Güç Dengesi: Suriye'nin bu kararı, bölgede Türkiye'nin ağırlığını artırabilir ve diğer aktörlerin (örneğin Rusya, İran ve ABD) tutumlarını yeniden değerlendirmesine neden olabilir.


3. İlişkilerin Normalleşmesi: Hava sahasının açılması, Türkiye ve Suriye arasında uzun süredir beklenen siyasi normalleşme sürecinin hızlanmasına katkıda bulunabilir.


4. Uluslararası Reaksiyonlar: Bu gelişme, özellikle Suriye'deki etkinliklerini sürdüren ABD ve Rusya gibi küresel güçlerin dikkatini çekecektir. Türkiye’nin bölgedeki nüfuzunu artırması, bu güçler tarafından hem fırsat hem de risk olarak değerlendirilebilir.

Sonuç

Suriye’nin bu hamlesi, bölgedeki karmaşık dengeleri yeniden şekillendirme potansiyeline sahiptir. Türkiye açısından bu durum, hem askeri hem de diplomatik bir fırsat sunmaktadır. Ancak, hava sahasının açılmasının uzun vadeli etkileri, bu kararın nasıl uygulandığı ve uluslararası aktörlerin tepkileriyle doğrudan bağlantılı olacaktır. Ortadoğu’da barış ve istikrarın sağlanması adına bu tür adımların sürdürülebilir olması, tüm taraflar için kritik bir öneme sahiptir.

Şeyda GÖKTEN