Her zaman dediğim gibi kişi önce yaptığı işi sevecek ve saygı duyacak.
Şimdi bu da nereden çıktı dediğinizi duyuyorum.
Evet geçen hafta sizlerle bir olamadım Dünyayı mı kurtarıyordun dediğinizi de duyuyorum tam da dediğiniz gibi Dünyayı kurtarmaya gitmiştik.
Pek sık tercih etmediğim bir formatta karşınıza geliyorum aynı anda birden fazla konuyu işleyeceğiz zira bundan sonra ki süreçte her tafta çok değerli olacak seçim sathı mahallinde istisnasız karşınıza gelmemiz icap ediyor.
Yazının başında da dediğim gibi kişi önce yaptığı işi sevecek ve saygı duyacak. Bunlar oldu mu gerisi çorap söküğü gibi planlı programlı tertipli düzenli bir şekilde geliyor.
Orta okul yıllarında birinci sınıfta aynı dönemde okuduğumuz arkadaşlarımız bilirler Meslek Dersleri Öğretmenimiz vardı bir dönem dersimize girdi sonra askerlik görevini yapmak için ayrıldı daha sonra da tekrar görüşme imkanı olmadı. Ama bizde hep sizi kaldı Mehmet Emin Fani hocamızdı. Onun dersi gelsin diye dört gözle beklerdik. Her derste mutlaka bir Temel fıkrası anlatırdı kendisi Karadenizli olması hasebiyle. Mutlaka fıkrayı dersin konusuna bağlar oradan konuya giriş yapar sınıf çıt ses çıkarmadan pür dikkat dersi dinlerdi. Ortaokulda Matematik dersimize giren Orhan Tasma hocamız vardı. Öyle bir ders anlatışı ve işleyişi vardı ki formülleri nasıl ezberler biz bile kendimize hayret ederdik sınıfın ortalaması neredeyse 4’e yakındı ki o zaman 5’lik sistem vardı. Ortaokulda Matematik’ten 5 alırken lise de farklı hocalarımız geldiği için alan değiştirmek zorunda kaldık sözelci olduk. Varın gerisini siz düşünün.
Zaman ilerledi üniversiteye hazırlık dönemine geldik dershane yıllarımız çok kıymetli öğretmen ağabeylerimiz ablalarımız oldu. Üslupları ve ders işleme metotlarıyla sevmediğimiz dersleri bile sevdirdiler bizlere. O dönemde ki tüm öğretmenlerimiz çok kıymetli neredeyse tamamıyla hala görüşüyoruz bağımız kopmadı. İçlerinde şimdi devlet okullarında destan yazan kıymetli tarih öğretmenimiz Hüseyin Mutlu’dan bahsetmeden geçemeyeceğim. Malum mecburiyetten sözelci olunca Tarih ana ders oluyor. Ama Hüseyin hoca öyle bir ders anlatıyor ki derste sıkılmak şöyle dursun sanki o anları yaşıyorsunuz. Öğrenciyle diyalog kurması onun alacağı kanalı bulması ve derse oradan başlaması öğrencinin kaytarmak için bahanesini bitiriyor. Yine her derste mutlaka bir fıkra ile bir anda dağılan konsantrasyonu toplaması biz öğrencilerini hem derse hem de kendisine hayran bırakıyordu. Şimdi bu deneyimi Sakarya Müthatpaşa Ortaokulunda Okul Müdürü olarak sürdürüyor ve okulun adı başarıdan başarıya koşuyor. En başta da dediğim gibi insan yaptığı işi sevecek ve saygı duyacak. Bunların ikisi de bir arada olunca ortaya Hüseyin Mutlu hocam gibi bir sonuç ve Mithatpaşa Ortaokulu gibi bir netice oluyor.
Aynı şekilde Sivas’ta Mehmet Durna adında öğrencilerinin kendisini çok sevdiği bir müzik öğretmeni var. Salla başını al maaşını görev yapan öğretmenlerden ya da eğitimcilerden değil. Dileyen sosyal medyadan kendisini takip edebilir ve hatta bence etmeli. Derdi önceliği kendisi değil alacağı maaş değil kazanacağı para değil. Derdi ve önceliği öğrencileri. Onlara nasıl daha fazla katkım olabilir onlara nasıl daha fazla bir şeyler verebilirim bunun derdinde. Hayatın dersten ibaret olmadığının bilincinde ve öğrencilerinin sadece dersleriyle değil tüm dertleriyle ilgilenen bir öğretmen. Yaptığı sosyal çalışmalarla öğrencilerinin bot - mont - atkı ve bere dahil bütün ihtiyaçlarının karşılanması için çalışmalar düzenleyen bir eğitimci. Yaşı genç olmasına rağmen kalbi büyük birisi. İnanın bir çay içimi muhabbet etmişliğim yok ama kader bizi önce kıymetli dost Önder Alper sayesinde tanıştırdı sonra sosyal medya üzerinden takipleşince Mehmet Durna öğretmenimizin ne kadar kıymetli ve örnek olduğuna şahitlik ettik. Ve sadece insana değil sokak hayvanlarına yönelik çalışmalarıyla da taktiri hak eden bir insan Mehmet Durna bağlama da kendisine yakışıyor tabi ki Sivas türküleri de…
İşin özü şu ki bir insan hangi işi yaparsa yapsın önce sevmeli. Sevmediği işi yapmamalı. Burada bahsettiğim zikrettiğim öğretmenler gibi eğitim camiamızda ki öğretmenlerin sayısının çoğalması dileğiyle Sakarya’ya ve Sivas’a selam olsun.
Selam Dua ve Muhabbetle.