2022 yılı asgari ücreti geçtiğimiz gün cumhurbaşkanı tarafından açıklandı. TİSK ve diğer yetkili sendikalar bu yıl önceki yıllara göre hükümetle bir uzlaşı sağladı. Asgari ücrette Cumhuriyet tarihinin en yüksek artışı yaşandı. %50 oranında artış artış kimi kesimi memnun ederken kimi kesimide memnun etmedi. Ayrıca ilk defa asgari ücretten damga ve gelir vergisi kaldırılmış oldu.
Bir tarafta asgari ücrette bu gelişmeler yaşanırken diğer bir tarafta artan enflasyon, hızla yükselen döviz kurları hayatı olumsuz yönde etkilemektedir. Bütün dünyada yaşanan enflasyon sorununun ilk başlarda geçici olduğu söylensede FED bunun 2022 yılında geçmeyeceğini kabuk etti. Kısacası dünyadaki artan emtia fiyatları kısa sürede düşecek gibi durmuyor. Birçok gelişmiş ülkenin gelecek yıl faiz artırımına gitmesi muhtemel bir durum.
Birçok ülke 2022 yılında sıkılaştırıcı para politikası izlemeye giderken MB faizleri %14 e düşürerek genişletici bir politika izlemeye devam etti. Bu politika sonucunda döviz kontrolden çıktı. Tüm direnç noktalarını kırdı. Akıllardaki soru ise dövizdeki artış ve enflasyonun nereye kadar gideceği. İstikrarsızlığın ve belirsizliğin olduğu durumlarda dövizin yönü hep yukarıya doğrudur. Şu an döviz kurlarında düşme olacağını söylemek sadece hayal olur. Umalım ki artışlar ütopik seviyelere ulaşmasın. MB yaşadığımız enflasyonun geçici olduğunu söylemişti şimdi TÜİK in paylaştığı verilerden enflasyonun yönünü inceleyelim.
En üstteki grafik üretici fiyatlarına gelen zammı(üfe) göstermektedir. Alttaki grafik ise bunu tüketiciye yansıma (tüfe) oranını yani enflasyonu göstermektedir. Üretici fiyatları %54,62 oranında artarken tüketiciye %21,31 oranında yansıma gerçekleşmiştir. Bu aradaki fark zamanla kapanacaktır. Tüfe üfeye yaklaştıkça mal ve hizmetlere zam gelmeye devam edecektir. Üreticinin maliyetlerdeki artışı tam olarak yansıtamamasının arkasında tüketicinin alım gücünün düşmesi yatmaktadır. Bu göstergeler önümüzdeki aylarda tüketicinin bugün aldığı mallara ortalama %33 zam geleceğini göstermektedir. Ayrıca döviz artmaya devam ettikçe üreticinin maliyeti artmaya devam edecek ve bu aradaki, fark kısa sürede kapanmayacaktır.2021 yılı başında asgari ücret o zamanki kurdan hesaplayacak olursak 2825,90/7,20=392,486 dolar yeni asgari ücret 4250/16 =265,625dolar olarak gerçekleşmiştir. Önemli olan asgari ücretin niceliksel yani rakamsal büyüklüğü değil niteliksel büyüklüğüdür. Asgari ücret arttığı zaman alım gücünüzün ne kadar arttığı veya azaldığı hesaplanmalıdır. Bu veriler ışığında asgari ücretin rakam olarak arttığı ancak alım gücü yönünden bir önceki yıla göre azaldığı görülmektedir.