Z kuşağı, 1996-2015 yılları arasında doğan bireylerden oluşmaktadır.


X kuşağının çocukları olan Z kuşağı, küçük yaşlardan itibaren dijital teknoloji kullanıyor. Dolayısı ile internet ve sosyal medyada birer uzman olduklarını söylememiz hatalı olmaz.
 

Z kuşağı, hızlı ve analitik düşünme yetisine sahiptir. Ancak, bu yetilerini kullanma becerileri bireycidir, ekip çalışmasına yanaşmazlar.

Özgüvenleri yüksektir, ebeveynlerinin kendilerine farklı baktığı düşüncesi de bu özgüveni yükseltir. Geleneksel kuşaktan gelen bir ailenin Z kuşağına farklı bakması da normaldir diye düşünüyorum.
 

Ayrıca özgürlüklerine ve bağımsız olmaya oldukça düşkündürler. Kendilerinin başaramayacağı hiçbir şey yoktur. Toplumsallaşmadan çok bireyciliğe önem verir. Kuralların onlar için bağlayıcılığı yoktur.

Çoğu, ailelerinin veya akrabalarının izinden gitmek yerine kendi yollarını çizmek ister. Geçimlerini sağlamak için yaptıkları işler onlar için sadece gün içerisindeki sıkılma zamanıdır. Çaba harcamak, özveri sergilemek Z kuşağına göre değildir.


Teknoloji sayesinde bilgiye çok çabuk ulaşabildikleri için hızlı yaşamaya alışmışlardır. Bu nedenle çok çabuk sıkılıp vazgeçebilirler. 

Z kuşağı ayrıca aile bireyleri, çocuklarına karşı kendilerini yetersiz hissettikleri için psikolojik bunalım oranının en yüksek yaşandığı nesil olarak kabul da ediliyor.


Şimdi tüm bu saydıklarımızdan sonra Z kuşağının analitik düşünme yeteneği olduğunu ancak problem çözme yeteneklerinin gelişmediğini de söylemek mümkün. Her şeyi teknoloji ve bireysel çalışma ile çözebileceğine inanan bir anlayışın sorun çözme yeteneğini geliştirmesi de beklenemez.

Z Kuşağı İş Hayatında Zorlanıyor

Çalışmak isteyenlerle işverenleri buluşturan danışmanlık firmaları gelişen dünyaya ayak uydurmuş ve Z kuşağı ile nasıl iş görüşmesi yapılır ve bu kuşağı nasıl yönetip verim alabiliriz konusunda bir takım çalışmalar yapmışlar.

Geçtiğimiz günlerde sosyal medya üzerinde karşıma çıkan bir danışmanlık firması yaptıkları Role Play çalışmasında (Rol Çalışması, bir çalışan, yönetici, iş arkadaşı veya müşteri ile vakada verilen konunun müzakere edilmesi, kişiler arasında yaşanan problemin çözümü ile ilgili karşılıklı yapılan bir iş görüşmesi veya toplantıdır.)

 Z kuşağı ile yapılan iş görüşmesinde sorulmaması gereken soruları paylaşmışlar. Bakın Z kuşağı iş görüşmesinde hangi soruların sorulmasını istemiyor.
 

·         Bu pozisyon için genç olduğunu düşünüyor musun?

·         Kariyer hedefin nedir?

·         Bekar mısın evli misin?

·         Yaşın itibari ile bu kadar deneyimin olabilir mi?

·         Çocuk düşünüyor musun?

·         Cep telefonunu çok kullanıyor musun?

Bu sorular ile iş mülakatı yapılan Z kuşağının, sorulardan rahatsız olduğunu belirten İK uzmanları Z kuşağının gümbür gümbür geldiğini, eskinin üzerine yeni şeyler katarak köklendiklerini ifade ediyorlar.
 

O zaman bu soruların yıllarca muhatabı olan X kuşağının haklarını da teslim etmelisiniz diye düşünüyorum.

Tüketimde söz sahibi olan Z kuşağının iş hayatında söz sahibi olacağı günlerin yakın olması iş profesyonellerini düşündürüyor. İş hayatında Z kuşağı, bireysellik ve özgürlüğe düşkünlük özellikleri nedeniyle zorlayıcı bir süreç anlamına gelebileceği gibi yenilikçi düşüncelerle büyümek anlamına da gelebiliyor.

“Z kuşağı ne ister?”  sorusu, şeffaflık, kendini ifade edebilme özgürlüğü ve fırsat eşitliği olarak yanıt buluyor. Z kuşağı bu prensiplerine sıkı sıkıya bağlı kalıyor ve hiyerarşiden uzak, hızlı aksiyon alıp insiyatif kullanabildiği, takdir edildiği bir iş ortamı düşlüyor. Hızlı öğrenen ve gelişim gösteren bu kuşak çalışırken eğlenmek ve sürekli öğrenmek istiyor. Girişimcilik ve yaratıcılık yönleriyle bilinen Z kuşağı çoğunlukla kendi işini kurmayı istiyor. İşlerinin eve ekmek getirmekten, geçinebilmek için kazanmaktan daha anlamlı olması gerektiğini düşünen Z kuşağı kendilerini kariyerlerinin belirleyicisi olarak görüyor.
 

Z kuşağı teknoloji kullanarak tüm sorunları çözebileceğini düşüne dursun çok değil bundan 10 sene sonra gelenekçi çalışan anlayışı sona erdiğinde çalışma hayatında hangi yolu kullanarak ayakta kalabileceklerini de farkında olmaları gerekiyor.

İş hayatının virajlarla dolu, taşlı yolları olduğunu bu kuşağa anlatmak gerekiyor.
 

Sağlıkla Kalın.